bugün oyuna gittim.çehov'a 150.yıl başlığı altında bir tiyatro topluluğu festival'e martı'yı yapmış.
salona girdiğimde "sıla" çalıyordu.oyunun kimi noktalarında "lale devri" "söylendi.treplev; "ı'm not normal" tişörtü giyiyordu.maşa kokainmandı.ve zaten oyun hakkında hiçbir fikir yoktu.nina'yı oynayan kız fena değildi ama oyuna yapacağı hiçbirşey yoktu.bir grup insan büyük bir iddiayla festivale oyun sunup,kabul edilip bir de bu sekilde utanmadan oynuyorlar.nasıl bir hışımla çıktığımı bilmiyorum.onların yerine utanamadım bile,sadece yüzsüzlüklerine sinirliydim.
türkiye'de tiyatro geriymiş.çünkü türkiye "yeni"yi,edebi tarafı atmakla götümüze pandik atıp güldürmeye calısarak yapıyor.
umarım bir daha sahneye cıkmaya kalkmazlar.en azından bu bilinçsizlikle!
ve çıktığımda tesadüfen şahit olduğum bir olay;eli kanlar içinde bir insan kapkaça uğramış.durumunu polise anlatıyor.ve polisin tek yaptığı bakmak.öylece bakmak.
türkiye'nin yarısı herşeye sadece bakıyor
türkiye'nin yarısı anlamadan biliyor
türkiye'nin yarısından fazlası yargılıyor
türkiye'nin yarısından fazlası türklüğü putlaştırıyor.kendi tarihini bile bilmiyor.
türkiye gençliği denen zırvalığın hemen hepsinin tek tepkisi internet üzerinden.ve biryere ulaştırmayı hedeflemiyor.
evet,ben bu ülkede yaşıyorum ve buralıyım ve burada kalacağım.ve ben asla sizin gibi olmayacağım.sars.kimsenin götüne pandik atmadan.çünkü bu ülkenin problemi korkmak.deli gibi korkmak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder